Şapkayı Önümüze Koyalım!

Sayın okur, başımızın üstünde duran şapkayı çıkartıp masaya koymamız için sesleniyorum.
Öyle bir çağdayız ki; saygının ve sevginin ağzının burnunun kırıldığı, fikir belirten insanların yobaz, terörist, çağdışı kabul edildiği, insanların birbirlerini dinlemekten ve anlamaktan imtina ettiği, cinayetlerin sebepsizce yaşandığı bir çağ…
Bahsedelim biraz bu çağdan, bu zamandan, bu dönemin insanından. Uzun zamandır yazmıyordum zaten bende pasımı atayım biraz.
Arkadaşım farkındasındır son zamanlarda; ne yazık ki fazlaca artan ve ne yazık ki gündeme gelen cinayetler var, adı; kadın cinayetleri.
★★★
Saçma sapan sebeplerle ve bunda sebep aramak ne kadar mantıklıysa ki; bence doğru ve mantıklı değil, katledilen onlarca kadın var. Kadın bu toplumda anne; kadın bu toplumda eş; kadın bu toplumda değer verilmesi gereken toplumun mihenk taşlarından. Ama katlediliyorlar, tıpkı diğer insanlar gibi. Yani çocuklar gibi, yani masumlar gibi, yani mazlumlar gibi, yani erkekler gibi…

Sayın okur, sosyal medyanın mutlaka bir köşesinden tutuyorsundur sende, bizim gibi. Her gün ve her dakika yaşanan bir cinayet haberini alma ihtimalimiz yükseldi bu çağda.
★★★
Bu cinayetlerden daha kötü bir şey var ki insanların fikirleri. Birlikte yaşama kültüründen ve anlayış, hoşgörü terbiyesinden uzak insanların fikirlerinden bahsediyorum. Sayın okur, cinayetleri; kadın cinayetleri, erkek cinayetleri, çocuk cinayetleri diye ayırmaya kalkan bir kesim var. Bozuk düzenin içinde ölen insanları kategorize etmeye çalışan bir kesim bu. Tamam, kesinlikle öldürülen kadınlar için kadın derneklerinin tepkilerini ortaya koymaları çok güzel ve bende bunu destekliyorum. Ama kesinlikle ölenin veya istismar edilenin; yani mağdurun kadın, erkek, çocuk diye ayrı torbalara konulması doğru değil. Mağdura, sadece insan olarak bakılmasını savunuyorum. Öldüren kim olursa olsun, insani sıfatlardan uzaklaşmış bir yaratık olarak bakıyorum. Eğer; o cinayetleri ayrıştırmaya kalkan kesim, bozuk düzenin faturasını birilerine kesmek istiyorsa bunlar erkekler veya kadınlar değil tüm insanlar olmalıdır. Ortada öldürülen birileri varsa bu bizim yozlaştığımızın göstergesidir kendi nezdimde.
★★★
Yozlaşma demişken, biz dinlemeyi ne ara unuttuk be kardeşim.
Öyle haldeyiz ki, karşımızdakini dinlemiyor konuşma sırasının bize geçmesini bekliyoruz sadece.

Aman diyeyim arkadaşım, iyi bir dinleyici olmak önemli. Hem fikirleri anlamak, hem iyi bir bakış açısı geliştirmek, hem de meseleleri güzelce irdeleyebilmek için dinlemek önemli. Fikirleri tartışmaksa mesele tabii. Lisedeyken felsefe dersinde felsefe öğretmenimiz toplum yapılarından bahsederken: gelişen toplumların fikirleri, gelişmeyen toplumların ise olayları tartıştığını söylemişti. Bu bakımdan da dinlemek önemli ee çünkü fikirleri tartışmak önemli…
★★★
Fikirleri tartışmak önemli, önemli olmasına ama peki biz bugün toplumumuzda tartışabiliyor muyuz? Şapka önümüzdeyse bu soruyu da soralım kendimize. Toplumun fertleri fikirlerini açıkça beyan edebiliyor mu bu da var? Ben bu konu da maalesef bir “ne yazık ki” lik yer açmamız gerektiğini düşünüyorum. Tabi özgürce konuşanlarımızda var mesela; “Jifi Kenedi; amiral, paşa, yönetimin ta kendisi”. Sayın okur, fikrinizi paylaşmaktan ve sunulan fikre saygı duymaktan çekinmeyin, bolca okuyun, irdeleyin, araştırın, düşünün, doğruya doğru, yanlışa lütfen yanlış deyin. Mümkünse çokça sevin; insanları, işinizi, bu ülkeyi ve  bu dünyayı. Şapkayı ara sıra önünüze koymayı unutmayın...
Yazar| Mustafa Bölükbaş

Yorumlar

  1. Yazı haklı ve çok güzel olmuş. Konuları uzun ve daha da açarak yazmanız çok daha iyi olurdu.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder